Göz yapısı, doğumdan itibaren görsel ve yapısal olarak hızlı bir değişime uğruyor. Bu değişim, özellikle ilkokul hayatına başlanan yıllarda gerçekleşiyor. Bu nedenle ortaya çıkabilecek göz sorunlarının erken teşhis edilmesi, normal bir görme gelişimi için oldukça önemli. Acıbadem Kayseri Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Altan Göktaş, periyodik göz muayenesi yaptırmayan velileri uyararak, okulların açılmasına sayılı günler kala çocuklarını mutlaka bir göz doktoruna götürmeleri gerektiğini vurguladı.
Okul öncesi dönemde yapılan göz muayenesinin hem çocuklarda okul başarısını artırdığını hem de göz tembelliği yaratabilecek göz hastalıklarının erken teşhis ve tedavisini sağladığını ifade eden Doç. Dr. Altan Göktaş, gözün gelişimi ile ilgili şu bilgileri verdi:

     “Bebeklik çağında birinci ayda ışık refleksi, ikinci ayda göz kırpma refleksi, üçüncü ayda obje takibi, dördüncü ayda renkli görme, altıncı ayda da üç boyutlu görme ve derinlik hissi gelişiyor. 3 yaşında göz gelişiminin yüzde 95'i tamamlanıyor. Doğumdan itibaren periyodik yapılan göz muayeneleri, doğuştan ya da gözün gelişim sürecinde ortaya çıkabilecek sorunların erken teşhisinde ve tedavisinde çok önemli avantajlar sağlıyor”

Göz tembelliğine dikkat!

     Ana sınıfına ya da ilk okula başlayacak çocukların da okul öncesi göz muayenesinden geçmesi çok önemli. Bu muayenelerde, bazı görme sorunlarının yanı sıra, gelişimi sırasında belirti vermeyen göz tembelliği sorunu da saptanabiliyor. Göz tembelliği oldukça sık rastlanan bir görme bozukluğu. Ne kadar erken teşhis edilirse, tedavideki başarı oranı da o derece artıyor. Göz tembelliğinin önlenmesi için ilk 10 yaş çok önemli. Eğer kritik olan bu eşik aşılırsa yani tedaviye 10 yaşından sonra başlanırsa, tembellik kalıcı bir sorun haline gelebiliyor. Göz tembelliği ve buna neden olan durumlar ailesel geçiş gösterebildiği için tembellik tespit edilen çocukların kardeşlerinin de mutlaka göz muayenesinden geçirilmesi gerekiyor.

GÖZ TEMBELLİĞİNİN BELİRTİLERİ NELER?

Farklı nedenleri var

     Bir veya her iki gözde görme azlığı olarak bilinen göz tembelliğine şaşılık, göz bozukluğu ve kornea lens gibi gözün saydam tabakalarının doğuştan ya da sonradan ortaya çıkan bozukluklarının neden olduğunu söyleyen Doç. Dr. Altan Göktaş, “Bu hastalıklar görme merkezinde net bir görüntü oluşmasını engelliyor ve erken tedavi edilmezse kalıcı tembelliğe yol açıyor. Yani; göz tembelliği tedavisine ne kadar erken başlanırsa o kadar iyi sonuç alınıyor” dedi.
Tedavi, nedenine göre belirleniyor

     Göz tembelliğinde tedavi nedene yönelik oluyor. Doç. Dr. Altan Göktaş, nedeni şaşılık olan göz tembelliğinin tedavi yöntemini şu sözlerle anlattı:

     Şaşılıktan kaynaklanıyorsa; içe veya dışa kayma şeklinde, zaman zaman ortaya çıkan veya devamlı olabilen şaşılık sorununda, gözlük, kapama tedavileri ve cerrahi tedaviler başarıyla uygulanıyor. Bu tedavilerden hangisinin tercih edileceği şaşılığın tipine göre tam bir göz muayenesinden sonra değişebiliyor.

     Göz bozukluğu varsa; göz bozukluğu olan kişilerde kusurun derecesine uygun bir gözlük düzeltmesi ve kapama tedavisi uygulanıyor.
Hipermetropi varsa; kırma kusurları arasında tembellik yapma riski en yüksek olan grup olan hipermetropi, içe kayma şeklinde şaşılığa da neden olabiliyor. Özellikle 3'ün üzerinde hipermetropisi olan ve gözler arasında 1'in üzerinde fark olan çocuklarda tembellik riski oldukça yükseliyor. Bu grupta olan çocuklarda erken gözlük kullanımı ve kapama tedavisine erken başlamak gerekiyor.
Nadir hastalıklar da belirti veriyor!

     Nadiren görülen birtakım göz hastalıklarının da çocukluk çağında tespit edilmesi önem taşıyor. Bazı belirtilerin önemli göz hastalıkları için uyarıcı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Altan Göktaş, “Örneğin, gözde sulanma gözyaşı kanal tıkanıklığı veya glokom, gözde fark edilen beyaz yansımalar ise katarakt, göz arkası hastalıkları veya kitle oluşumlarının belirtisi olabilir. Anne-babalar bu tür durumlarda da dikkatli olmalı ve çocuklarını mutlaka göz muayenesinden geçirmelidir” dedi.